12 Temmuz 2010 Pazartesi

İki Ayak Bir Pabuç

Yok artık! Ben buraya uğramayalı blogger ne kadar değişmiş. Başlık yeterince açık sanırım halimi ifade etmeye. Eminim yazınca şaşıranlar da olacaktır. Çok kıymetli dakikalarımı metne uygun görsel aramakla sarfettim ama yüklemeyi beceremedim. Başarı benim için gün içinde yemek yakmamaktır. Yoksa Extreme sudokuyu 20 dk.da çözmek vakit darlığındandır. Dokunmatik telefonlar da bana göre değil hatta değell. Kelimelere dökülecek çok duygu var beynimde hepsi birden " önce beni, önce beni " diye sıkıştırınca şefin çorbası çıkıyor ortaya. Yazın sıcağında içilmiyor da mübarek. En güzeli karpuz peynir. İyiki peynir çekirdekli değil. Bardağın dolu tarafından bakmak gerek her zaman. Bu yaz İstanbul çok güzel. Sıcak ama yine de güzel. İki haftadır Bursa da güzeldi. Ama eskihisar vapurunu bir hafta ne kadar sevdiysem öbür hafta o kadar nefret ettim. Yine de Bursa'ya kara yoluyla gitmekten iyidir diyelim pozitif düşünelim. 
Gün geliyor dertler sıkıntılar o kadar değişiyor. Bir zamanlar haberin olmayan şeyler en büyük sıkıntına dönüşüyor. Cümlelerim de süper yıkıyor ortayı ama zaten takip eden yoktur diye rahat yazıyorum. Önümüzdeki günlerde bir iki hafta evden çıkmamayı düşünüyorum. Halıları da kaldıracağım. Allah sabır versin inş. 
Bitti..